Sporda Beslenmenin Önemi
Her sporcunun hatta her bireyin yaşamsal fonksiyonları için Karbonhidrat, Protein ve Yağa ihtiyacı vardır. Ancak bu kaynakların nereden temin edildiği, ne kadar, nasıl ve ne zaman tüketildiği, hayati önem taşımaktadır.
100 gr protein, 8 yumurta iki dilim ekmek ara öğün vs programlar yerine kişinin fiziksel özellikleri, metabolizma hızı, ilgilendiği spor branşı ve aktivite miktarı gibi bireysel özellikler göz önünde bulundurularak vücudun ihtiyaç duyduğu miktarda besin alması en doğru seçenektir.
İhtiyaç duyulan yağ kaynakları olarak bitkisel (ayçiçeği, zeytin yağı vb) Hayvansal (iç yağı, kuyruk yağı, tereyağı) ve tohum yağlarıdır (çiğ ceviz, badem, fındık vb). Yüksek enerji seviyesine sahip oldukları ve bazı vitaminlerin emilimi için gerekli olduğundan yağlar vazgeçilmezimizdir.
Protein noktasında ekomonik gelir düzeyi göz önüne alındığında yumurta ve lor peyniri ciddi bir protein kaynağı oluşturmakla birlikte kırmızı et ve beyaz et vazgeçilmez kaynaklardır. Bununla birlikte hayvansal proteinin yerini tutmamakla birlikte yeşil mercimek, ruşeym gibi bitkisel proteinlerden de istifade edilebilir.
Karbonhidratın tüm sporcular için vazgeçilmez olduğu bilinmekle birlikte karbonhidrat kaynaklarının glisemik indeksi düşük olanlardan tercih edilmesi büyük önem taşır. Glisemik indeks gıdanın kandaki glikoz seviyesini ne kadar sürede artırdığının göstergesidir. Glisemik indeksi yüksek gıdalar hızla kan şekerini yükselttiği ve aynı hızla düşüşe geçerek vücutta açlık uyku ve yorgunluk hali oluşturması ile insülin direncini tetikleyen bir durum olduğundan dolayı kesinlikle uzak durulması gerekir. Özellikle sporcuların muklaka glisemik indeksi düşük gıdalar tercih etmeleri önerilir. Bu gıdalarda kan şekeri uzun sürede yavaş yavaş yükseldiği için sporcuya sürekli enerji verir. Açlık ve yorgunluk hissi oluşturmaz, aynı zamanda insülin direncine olumsuz bir etkisi de olmaz. Glisemik indeksi hususunda küçük bir tüyo verecek olursak ağzımına aldığımız gıda dilimizde tat bırakıyorsa (örneğin şeker, çikolata, bal, pekmez vs) glisemik indeksi düşüktür ve uzak durulmalıdır. Ancak ağzımıza aldığımızda dilimizde tat bırakmıyorsa glisemik indeksi yüksek gıdalardır. (örnek; tahıl ürünleri, makarna, bakliyat, sebzeler)
Karbonhidratın antrenman öncesinde ve sonrasında büyük faydaları vardır. Antrenman öncesinde alındığında uzun süre bize enerji verir ve antrenmanın ortasında yorgunluk bitkinlik hissini yaşamayız. Antrenman sonunda alındığında ise özellikle ilk 10 dk ve ilk 1 saat altın değerindedir. Bu değer Süper kompanzasyon yani fazla tamlama tanımı ile karşımıza çıkar ki vücutta bulunan enerji depolarının genişleyip daha çok glikojen depolamasını ve dayanıklılığın artmasını sağlar.
Hayatın her anında uyulması gereken bir prensip olmakla birlikte beslenme konusunda da ölçülü davranmak ihtiyaç duyulandan az ya da fazla tüketmemek en doğru sonuca ulaşmak açısından önemlidir.
Masum görülen ve sürekli tüketilmesi önerilen bir gıda türü ise meyvelerdir. Meyveler basit karbonhidrat olarak değerlendirilen bir gıdadır. İçerisinde vitamin olduğu gibi fkurktoz şekeri bulunmaktadır. Vücut alınan vitamini ihtiyacı ölçüsünde kullanıp kalan kısmını attığından çok meyve tüketmenin faydası yoktur. Ancak içeriğinde bulunan fruktoz şekeri yağ olarak vücutta depolandığı için zararlıdır.
Ve yaşam kaynağımız olan SU! Tüm beslenme ilkelerinin en başında yeterli miktarda su tüketmeliyiz.